Dünya

Çocuklar özellikle risk altında: Günlük besinlerde kadmiyum uyarısı 

Fosfatlı gübrelerde bulunan kanserojen madde kadmiyum kahvaltılık tahıllar, ekmek, makarna ve patates tüketimi yoluyla vücuda giriyor.

Fransa’da pazartesi günü serbest hekimlerin hükümete gönderdiği bir mektup tartışılıyor.

Fransa’da Serbest Hekimler Bölgesel Birlikleri (URPS-Médecins libéraux), hükümete hitaben 2 Haziran tarihli bir mektup gönderdi.

Mektupta özellikle çocukların maruz kaldığı kanserojen ağır metal kadmiyuma dikkat çekilerek hükümeti uyarıldı ve hükümetten gerekli tüm önlemlerin devreye sokulması talep edildi.

Fosfatlı gübrelerde bulunan kanserojen madde kadmiyumun tahıllar, ekmek ya da makarna tüketimi yoluyla vücuda giriyor. Kadmiyum ile Fransa’daki pankreas kanserindeki patlama arasında bağlantı olduğu bildiriliyor.

Kurşun, cıva ya da arsenik kadar bilinmeyen kadmiyum, insanlar için kesin kanserojen olarak sınıflandırılan ağır bir metaldir. Tarımda kullanılan fosfatlı gübrelerde bulunur, toprakta birikir ve kahvaltılık tahıllar, ekmek, makarna, patates gibi en çok tüketilen gıdaları kirletir.

Kadmiyumun zararlı etkilerini belgeleyen 16.000’den fazla bilimsel makale bulunmaktadır. Kadmiyum kemiklere bağlanır, böbreklerde ve karaciğerde birikir. Osteoporoz gibi kemik hastalıkları, nefropatiler (böbrek hastalıkları), üreme sorunları ve artmış kanser riski (böbrek, akciğer, prostat, meme vb.) ile ilişkilidir. Hekimleri özellikle endişelendiren bir kanser türü ise pankreas kanseridir. 

Fransa Kamu Sağlığı Kurumu 2021’den bu yana Fransa’da pankreas kanserindeki patlamayla kadmiyum arasındaki ilişkiye dikkat çekiyor: “Kadmiyumun, bu kanserin görülme sıklığındaki son derece kaygı verici artışta rol oynadığı düşünülmektedir.” Vaka sayısı otuz yılda dört katına çıktı ve bunların üçte ikisi yaşlanmayla açıklanamıyor. 

Fransız Gastroenteroloji Derneği’ne göre, pankreas kanseri 2030-2040 yıllarında en ölümcül ikinci kanser türü olacak. Fransa, halihazırda yeni vaka sayısı en yüksek ilk on ülke arasında yer alıyor.

Fransız kardiyolog Pierre Souvet, uzun yıllardır kadmiyumun yıkıcı etkileri üzerine çalışan Fransa Sağlık ve Çevre Derneği Başkanı olarak, bu ağır metalin kalp-damar sistemi üzerindeki zararlı etkilerine de dikkat çekiyor. 

Environmental Pollution (Çevresel Kirlilik) dergisinde 2024 yılında yayımlanan bir meta-analiz, çok düşük dozlarda bile ciddi bir kardiyovasküler risk artışı olduğunu gösteriyor: Fransa Ulusal Gıda, Çevre ve İş Sağlığı Güvenliği Ajansı (Anses) tarafından belirlenen "kritik yoğunluk" eşiğinde bu tür hastalıkların gelişme riski neredeyse üç kat artıyor.

Kadmiyum zamanla vücutta birikir ve sigara, kadmiyuma maruziyeti artıran bir etkendir.

Günlük besinler çocukları zehirliyor

Hekimler, özellikle çocuklarda görülen kadmiyum kontaminasyonundaki “patlamaya” dikkat çekiyor. Bu durumun başlıca nedeninin, çocukların temel beslenme kaynakları olan kahvaltılık tahıllar, ekmek ve türevleri, makarna, patates ve benzeri ürünler olduğu belirtiliyor. 

“Çocuklara kahvaltıda sürekli tahıl verilmesine son verilmeli”

Anses’in bugüne dek çocuk beslenmesi üzerine gerçekleştirdiği tek büyük araştırma olan 2016 tarihli çalışması, 3 ila 17 yaş arasındaki çocukların %14’ünün ve 3 yaş altındaki çocukların üçte birinden fazlasının (%36) gıdalar yoluyla alınabilecek tolere edilebilir günlük kadmiyum dozunu aştığını ortaya koymuştur. 

Anses, özellikle 13-36 ay arası çocuklarda “en fazla katkı yapan gıdalar”ın patates, yapraklı sebzeler (örneğin ıspanak) ve makarna olduğunu belirtmişti.

Çevresel ve Beslenme Kaynaklı Sağlık İzleme Araştırması olarak bilinen Esteban çalışması ise kahvaltılık gevrekleri ön plana çıkarıyor: Günde 20 gram kahvaltılık gevrek tüketen 18 yaş altı çocuklar, bu ürünleri çok az (günde 4 gram) tüketenlere göre %8,5 oranında daha fazla kadmiyum birikimi gösteriyor.

Kardiyolog Pierre Souvet ve Serbest Hekimler Bölgesel Birlikleri sağlık ve çevre çalışma grubunun koordinatörü Dr. Pascal Meyvaert’in ortak önerisi net: “Çocuklara kahvaltıda sürekli tahıl verilmesine bir son verilmeli.”

İthal fosfatlı gübreler

Avrupa Komisyonu, kadmiyumun “insan ve çevre için kabul edilemez bir risk” oluşturduğuna kanaat getirerek, güçlü bir lobi mücadelesinin ardından fosfatlı gübrelerdeki kadmiyum içeriğine sınır getirdi.

Temmuz 2022 itibarıyla bu sınır 60 mg/kg olarak belirlendi. 2034 yılına kadar bu değerin 20 mg/kg'a düşürülmesi planlanıyor.

Fransa’da hekimler hükümete gönderdikleri mektuplarında özellikle okul kantinlerinde olmak üzere, hükümetin organik beslenmeyi kararlı şekilde desteklemesini talep ediyor.

2014’te hakemli bilimsel dergi, British Journal of Nutrition (Britanya Beslenme Dergisi) Dergisinde yayımlanan ve 340’tan fazla çalışmayı kapsayan bir meta-analize göre, organik tarımla üretilen gıdalarda ortalama %48 daha az kadmiyum bulunuyor.

Hekimler ayrıca, kadmiyum idrar testinin geri ödeme kapsamına alınmasını, böylece riskli hastaların belirlenmesini ve tarama yaklaşımına geçilmesini istiyor.

Kadınlar da ciddi risk altında

Çocukların yanı sıra kadınlar da kadmiyumdan ciddi şekilde etkileniyor. Demir eksikliği –gebelik dönemindeki kadınlarda ve menopoz sonrası kadınların dörtte birinde yaygındır– kadmiyumun vücutta daha kolay emilmesini ve sabitlenmesini kolaylaştırıyor.

Makalenin tamamını Le Monde’dan okuyabilirsiniz.

: