Başbakan Ünal Üstel, Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada son günlerde yaşanan iç ve dış gelişmeleri değerlendirdi. Konuşmasında hem hükümetin aldığı kararlara değindi hem de Kıbrıs Türk halkının tarihi varoluş mücadelesine vurgu yaptı. Üstel, federasyon görüşmelerinin tükendiğini vurgularken, iki egemen devlete dayalı çözüm modelinde kararlı olduklarını ifade etti.

“Her zaman uzlaşıdan ve diyaloğundan yana olduk”

Başbakan, eğitimde yaşanan ve kamuoyunda geniş tepki uyandıran tartışmalara atıfla konuşmasına başladı. Eğitim Bakanlığı'nın son düzenlemelerinin, tüm uzlaşı yolları denendikten sonra devreye girdiğini söyleyen Üstel, bu düzenlemenin Bakanlar Kurulu’nda görüşülüp yürürlüğe konduğunu hatırlattı. Üstel, Başbakanlığa geldiği günden bu yana temel ilkesinin “konuşarak, uzlaşarak zemin yaratmak” olduğunu vurguladı.

Dubai ve Moskova krizleri: "Bilgi aldıktan sonra Meclis’i bilgilendireceğiz"

Üstel’in gündeminde, Kıbrıslı Türk iş insanlarının yurt dışında yaşadığı engellemeler de vardı. Dubai’ye giden bir iş insanının muhaceretten geçemeyip ülkeye döndüğünü belirten Başbakan, olayın nedeninin henüz netleşmediğini, gerekli girişimlerin ardından Meclis’e bilgi verileceğini söyledi. Moskova’da düzenlenen fuarda da benzer bir ret cevabı alındığını doğruladı.

“Bir diğer konu ise iş adamlarımızdan birinin Dubai’ye gitmesi ve orada muhaceretten geçemeyip ülkemize dönmesidir. Bu doğrudur. Ancak bu arkadaşımızın neden geri döndüğü henüz netleşmemiştir. Konuyla ilgili tüm girişimleri yaparak bilgi aldıktan sonra, Cumhuriyet Meclisi’ni de bilgilendireceğiz. Moskova’daki fuara ilişkin ret cevabı geldiği de doğrudur.” dedi.

Kıbrıs Türkünün tarihsel mücadelesi

Başbakan, konuşmasının önemli bölümünü Kıbrıs Türk halkının geçmişten bugüne süregelen varoluş mücadelesine ayırdı. 1950’lerden itibaren verilen direnişi, 1960 ortaklık devleti dönemini ve 1963-64 olaylarını hatırlattı. Bu sürecin 1974’e kadar sürdüğünü, 20 Temmuz Barış Harekâtı sonrası özgürlüğün kazanıldığını fakat dünyadan gelen ambargo ve izolasyonların hiç son bulmadığını belirtti.

“Federasyon süreci sona erdi”

Üstel, federasyon temelinde yürütülen görüşmelerin artık sona erdiğini, bunun tüm kesimler tarafından da kabul gördüğünü öne sürdü. 

“Ulusal Birlik Partisi olarak, federasyon sürecinin bittiğini kabul ettik ve bu doğrultuda iki egemen devlete dayalı, eşit uluslararası statü hedefini partimizin tüzüğüne koyduk. O günden bugüne ülkemizi dünyaya tanıtmak ve sesimizi duyurmak için çalışmalar yürütüyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Türkiye’nin desteğiyle mücadeleye devam”

Kıbrıs Türk halkının ithalat, ihracat, ulaşım ve spor gibi pek çok alanda halen zorluklar yaşadığını kaydeden Üstel, dünyadan kopmadıklarını, Türkiye Cumhuriyeti’nin sağladığı büyük destekle daha çağdaş bir ülke olmak için çalıştıklarını vurguladı.

Din görevlisi ve sosyal medya mesajları hakkında: "Ben de bu ifadeleri gördüm ve üzüldüm"

Son günlerde yaşanan sosyal medya üzerinden hakaret içerikli paylaşımlar ve Din İşleri Dairesi'nden bir görevlinin açıklamaları da Başbakan’ın gündemindeydi. Söz konusu görevlinin uzaklaştırıldığını açıklayan Üstel, şöyle konuştu:

“Gündemimize bir tüzük geldi. Bu süreçte ülkemizde yaşanan bazı hadiseler nedeniyle Kıbrıs Türk halkına bazı hakaretler yapıldı. Ben de bu ifadeleri gördüm ve üzüldüm. Din İşleri Dairesi’nden bir görevli, uygun olmayan açıklamalarda bulundu. Bu kişi görevden uzaklaştırıldı ve soruşturma tamamlandıktan sonra gerekli cezai işlem uygulanacaktır. Ayrıca sosyal medyada Kıbrıs halkının çeşitli kesimlerine yönelik hakaretlerde bulunanları da tespit ettik ve her birini polise bildirdik. Çünkü biz toplumda uzlaşı istiyoruz. Kıbrıs Türkünün verdiği mücadele ortada dururken, hak etmeyen şekilde hedef alınan insanlarımıza her zaman sahip çıktık ve çıkmaya da devam edeceğiz.”

Taşınmaz Mal Komisyonu savunması: “Tazminatlar hızlandı”

Üstel, mülkiyet sorununun çözümü amacıyla kurulan Taşınmaz Mal Komisyonu’nun son dönemde eleştirilere hedef olduğunu belirtti. Komisyona yapılan müracaatların yoğunluğu nedeniyle tazminat ödemelerinde gecikme yaşandığını kabul etti. Ancak hükümete geldiklerinde ek vergi uygulaması, Türkiye’nin yardımları ve borçlanmalarla bu süreci hızlandırdıklarını belirtti.

“Güney Rum kesimi rahat durmadı, komisyonu baltalamaya çalışıyor”

Başbakan, Güney Kıbrıs’ın komisyonun işleyişini baltalamaya çalıştığını ve Avrupa düzeyinde girişimlerde bulunduğunu iddia etti. Bu çabaların Kıbrıslı Türklerin korkutulmasına dönük olduğunu belirterek “Ama biz buna rağmen tazmin etmeye devam ettik, devam edeceğiz” dedi.

“Turizme de baskı yapıyorlar ama ekonomimiz büyüyor”

Üstel, yalnızca iş yapan insanların değil, turizmcilerin de baskıya maruz kaldığını belirtti. “Hava ulaşımdaki ambargolara rağmen bunu kırıyorlar. Ve ekonomimiz her geçen gün büyümeye devam ediyor. Tabii bundan Güney çok rahatsız. Ve Avrupa Birliği'nin her zamanki şımarık çocuğu her türlü girişimi de yapar. Doğrudur, Türk Devletleri Teşkilatı’ndan 5 tane üyesi sırf Avrupa Birliği'nin fonlarından yararlansın diye bu imzayı attı. Ama bir daha onun yanında yine burada en büyük Türk Devletleri Teşkilatı içerisinde Azerbaycan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için hayati bir açıklama yaptı.

Ve biz geçen gün Antalya’daki diplomasi formunda en üst düzeyde İlham Aliyev’e ve onun yardımcılarına da bu yaptıkları açıklamadan dolayı da teşekkür ettik. Ve biz arkadaşlar yolumuza devam edeceğiz. Ve Ulusal Birlik Partisi'nin görüşü aynıdır: İki egemen, eşit, uluslararası statüyü korumaya biz devam edeceğiz. Ve bu doğrultuda insanımıza yaşatılanları yaşatmamak adına her platformda elimizden geldiği kadar çaba sarf edeceğiz.” şeklinde konuştu.