Yazılar

Hacizler başlıyor

‘Solcu’larımızın komiteden ve Meclis Genel Kurulu’ndan oybirliği ile geçirdikleri Hukuk Muhakemeleri Usulü (Değişiklik) Yasası trajik sonuçlar doğurmaya gebe. Aldığınız herhangi bir krediyi ödeyemediğinizde kullanımızda olan annenizin, kardeşinizin ya da arkadaşınızın malının da artık haczedilebileceğini bilin. Hükümlü bir borçluysanız ve mesela bir aile üyenizin veya arkadaşınızın evinde kalıyorsanız, ev size ait olmasa da içindeki başkasına ait taşınır mallar borcunuz nedeniyle haczedilebilir. El koyulan malların geri alınabilmesi için aile üyelerinizin veya kaldığınız evin sahibinin avukatlık masraflarını ödeyerek Mahkeme’ye başvurması gerekir. Bir başkasına ait aracı kullanıyorsanız ve o araç devletin malı değilse, hükümlü borçlu olarak kullandığınız 3. kişiye ait motorlu araç da haczedilebilir.
   Şirket sahibi iseniz bankanızdaki mevduatınıza el konabilir. Şirket hisseleriniz borcunuza karşılık haczedilip, satış bedeline bakılmaksızın açık arttırmada satılabilir. Hakkınızda haciz müzekkeresi çıkartılmışsa banka ya da kooperatifde şahıs ve müşterek hesaplarınızdaki meblağ haczedilebilir. Devlet memurlarının 1 aylık maaş tutarı dışındaki maaş ve ödeneklerine haciz kararı varsa el konulur. Kamudasınız ya da özel bir şirkettesiniz fark etmez, hükümlü borçluysanız, maaşınızın asgari yaşama yetecek kısmı hariç, kalanının çalıştığınız kurum tarafından alacaklıya ödenmesi talep edilebilir.
   Okurken her satırına şaşırdığım bu yasayı hazırlayan hukukçulara ne içimden ne de dışarıdan duyulacak şekilde serzenişte bulundum. Meslektaşlarını kollamak ve kendi mesleki çıkarlarını korumak adına olabilecek en iyi yasayı yapmışlar. Herhalde yasayı hazırlarken Meclis Komitesi’ndeki vekillerle pazarlık yapacaklarını düşünüyorlardı. Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi’nin özellikle CTP’li üyelerinden yoğun eleştiri alacaklarını ve bazı maddelerde geri adım atmak zorunda kalabileceklerini varsayıyorlardı. Bu kadarını muhtemelen yasayı hazırlayanlar bile beklemiyordu. Komitede UBP ve HP ile beraber bankalarla omuz omuza birlik ve dayanışma mücadelesi veren CTP’liler, Meclis’teki diğer destekçi partilerle orta sınıfın belini bükerek sosyal devlet ilkelerini çiğneyebilir miydi? Sakız onlar için; çiğner atar, seçim zamanı 32 diş gülüşleriyle kapı önünde, kahvede biterler. Süpürgeyle mi terlikle mi kovalamak size kalmış…
   Meclis Genel Kurulu’nda yasayı onaylayan milletvekillerinin tümü yasaya verdikleri güçlü onayla banka ve finans kuruluşlarının yaverliklerini yaptıklarını tartışmasız kanıtladılar. Bazı yerel bankaların sahipleri ve yöneticileri hakkında, bankacılık izinlerinin iptalini gerektiren dolandırıcılık, evrakta sahteleme vb. yeni açılmış davalar ve hasıraltı edilmiş dosyalar mevcut. Ülkede iflas yasası yok. Bileşik faiz kaldırılmamış. Fakat Meclisimiz tefeci sahtekârların haksız yere daha da zenginleşmesine kendi elleriyle yolu açıyor, sopayı da KOBİ’lere, orta sınıfa, yoksullara ve kadınlara gösteriyor. 
   Hukuk Muhakemeleri Usulü (Değişiklik) Yasası ekonomik kriz ortamında borcunu zaten ödemekte zorlanan halkın sırtına devlet semeriyle alacaklıyı bindirecek ve ekonomiyi tamamen felç edecektir. Yasa, büyük işletmelerin olağanüstü durumları hesaba katarak risk almamak için bankalardaki mevduatlarını boşaltmasına neden olacak ve kayıt dışılığı artıracaktır. Zor durumda olan fakat kurtarma şansı bulunan şirketlerin işlerini yürütmek için ihtiyaç duydukları sermayeye ve araçlara el konulmasına izin veren kanunla şirketler borçlarını ödeyemez hale gelecektir. Bu yasanın kıskacından kaçamayacak olanlar küçük ve orta boy işletmeler, orta sınıf mesupları, dar gelirler ve kadınlardır. En çok ezilen, en fazla sorumluluk alan, mobbinge ve tacize uğradığı için işini her an kaybetme tehlikesi ile yaşamaya zorlanan, borçlu ve sorumsuz kocası yüzünden kendisinin ve çocuklarının yaşam kalitesi travmatik bir yıkımla düşecek olan kadınlardır yasanın en büyük mağdurları. 
   Yasanın temel insan haklarına aykırı sonuçlarını ortadan kaldırmak üzere ekonomist İrfan Çelik hukuksal bir mücadeleye hazırlanıyor ve açılacak davanın detaylarıyla uğraşıyor. Kadın örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve meslek odaları adaletsiz ve hukuk felsefesine aykırı bu yasaya karşı var güçleriyle birlikte hareket edebilmelidir.

 

Can Sarvan’a cansarvan@mikro-makro.net’den doğrudan ulaşabilirsiniz.
:

Yorumunuz

share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın