Geçitkale’de ultralight ‘kaza’sında yaşamını yitiren eğitmen pilotlar Serkan Özcezarlı ve Hakan Çetinkaya arkalarında yaslı aileler ve birçok soru işareti bıraktı.
Ülkemizin yetiştirdiği en değerli microlight ve ultralight pilotu Serkan Özcezarlı’yı ve İzmir, Çeşme’de aynı zamanda eczacılık yapan eğitmen pilot Hakan Çetinkaya’yı anlaşılması zor bir ‘kaza’da kaybettik.
Yıllar önce Özcezarlı’dan sabit kanatlı hafif araçlar olarak microlightların çalışma prensiplerini dinlemiş, TV programımda birlikte havalanmış ve gökyüzünden çekim yapmıştık. Bizzat kendisinden motorlarında bir arıza oluştuğunda microlightların ve ultralightların çalışmayan motorla süzülebildiklerini, paraşüt seçeneği ile deneyimli 40 yaş üstü pilotların can kaybına uğrama riskinin düşük olduğunu duymuştum. Son derece dikkatli bir pilot nasıl olur da tuhaf denilebilecek bir ‘kaza’yla en yakın pilot arkadaşıyla birlikte hayatını kaybedebilir?
Aracın kara kutusu da olmadığı için bulunabilecek cevapların hepsi olasılık dahilinde kalacak. Yine de doğru yanıtlar bulma arayışımızı uzmanlar net yanıt verinceye kadar gündemde tutmak zorundayız.
Vahim olayın unutulmasını önlemek, Özcezarlı’nın sevgili eşi, iyiliği gözlerinden okunabilen ender insanlardan Aysan’a ve dünya tatlısı iki kızına vicdani borcumuzdur. Ateş sadece düştüğü yeri yakmamalı; hepimizin bağrı yanmalı…
Serkan Özcezarlı ve Hakan Çetinkaya dünya çapında başarılara imza atmış pilotlardı. Özcezarlı’nın performansı ile başka bir ülkede yaşaması durumunda çok büyük gelir elde edebilecek bir pilot olduğu söylenirdi. Eminim aynısı Hakan Çetinkaya için de geçerlidir.
Pilotaj hatası veya değil, uzman ekipler raporlarını yayınlayıncaya dek şu soruların da yanıtı verilmelidir:
KKTC’de ilk kez ölümcül bir kazaya neden olan ultralight olduğu belirtilen hafif hava aracı sıfır mı ikinci el miydi?
Bu uçağın sahibi bir Rusya vatandaşı mıdır?
Uçak satın alındıysa şayet, zorunlu testler yapıldı mı? Alım sözleşmesinde bakım ve tazminata ilişkin maddeler var mı? Varsa içeriği nedir?
Uçağın Fransa’dan uçarak Ada’ya getirildiği iddia edilmektedir. Uçağın Fransa dönüşünde gerekli servisleri yapılmış mıydı?
Geçitkale’de ticari eğitim amaçlı uçuşların ve özel uçuşların sayısını artırmak üzere mi uçağın kullanılması planlandı?
Kaza ile ilgili araştırmayı yapan Türkiye’den gelen ekip kimlerden oluşuyor?
İtalya’dan geleceği söylenen uzman ekibin üyeleri kimlerdir?
Kaybedilen pilotların tazminat haklarını koruyan yapılmış bir sözleşme var mı?
Sözleşme varsa, tazminat için kayıt altına alınmış meblağ ne kadar ve ne zaman ödenmesi gerekli?
***
Aysan Özcezarlı’nın geçen sene eşi Serkan Özcezarlı için yazdığı bir şiirde
‘…
BEN ve SEN
Korkularımızla değil
Umutlarımızla yaşadık
Hep şükretmeyi seçtik...
Gelecek yıllar bize
Nasıl bir süpriz hazırlar?
Bilemem!
Ama sana SÖZ veriyorum.
23 yıl daha katlanmayı
Başarabilirsen bana!
Özgürsün’
diyordu.
Ve bir sene sonra büyük bir yıkım yaşandı…
Kıbrıs Türk havacılığı yetiştirdiği en değerli hocasını kaybetti. Çeşme, Alaçatı da eczacı pilot Çetinkaya hocanın ardından ağıt yakıyor. Felaketler tüm sprocular gibi hava sporcularının da azmini sınar. Kazanın nedeni ne olursa olsun Serkan Özcezarlı ve Hakan Çetinkaya’nın yaşamlarını adadığı bu yoldan artık dönüş olmamalıdır. Yeri dolmayacak iki değerli eğitmen pilotun ardından hava sporlarından vazgeçmek yerine hava sporlarını Kıbrıs’ta en iyi yere getirmek için çaba gösterilmelidir. Kayıplarımızı en iyi şekilde anmamız ve bu büyük acıyı hakkıyla taşımamızın başka yolu yok maalesef…
***
Unutulmak yok sayıldığımızdandır. Varlığının inkâr edilmesi, bir toplumun öz saygısını yerle bir etmek için başvurulabilecek en ince propaganda yöntemlerinden biridir. Birinin varlığını yadsımak ve onu görmezden gelmek kasti bir yıpratma taktiğidir. ‘Büyük yalan’larla mücadele etmek için söylenen yalanların neden yalan olduğunu korkusuzca dile getirebilmek ve kuyruğuna basıldığında geri adım atmamasını bilmek gerekir.
Yazılar
31 Ekim, 2019 - 17:40
Can Sarvan’a cansarvan@mikro-makro.net’den doğrudan ulaşabilirsiniz.
Yorumunuz