Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in bu sabah YouTube kanalından dile getirdiği iddiaları Kıbrıslıların hiç duymadığı iddialar değil. Bizleri adeta şoka sokan, bir suç örgütü liderinin yıllardır söylenegelen bu iddiaları ifade etmiş olmasıdır. Peker’in doğru kabul edebileceğimiz tespitlerinden biri, bu tür iddiaları ancak bir suç örgütü liderinden duyabileceğimizdir. Çoğu kez siyasetçi konuşmaz, asker konuşmaz, bürokratlar hiç konuşmaz. Yargının ve polisin ciddi baskı gördüğü bir ülkede bunları kim çıkıp da söyleyecek? Bağımsız araştırmacı gazeteciler, birkaç güçlü, pes etmeyen polis, bağımsız savcılar ya da suç örgütü liderleri dışında bu konuları dünyada da ifşa eden çıkmaz.

Sedat Peker’in neden şimdi konuştuğu, arkasında kimler olduğu zaman içinde ortaya çıkacaktır. Spekülasyona bile değmez. 

Kıbrıs’la ilgili iddialarında Peker'in Halil Falyalı konusunda söyledikleri bizim açımızdan yeni değil. Falyalı’ya ilişkin olarak Kıbrıs’ta neredeyse herkesin tuhafına giden, Falyalı’nın birdenbire nasıl zenginleştiğidir. Bu zenginleşmenin henüz yasal bet iznini almadan yasa dışı betten kaynaklandığını ileri sürenler olduğu gibi, uyuşturucu satışından elde edildiğini de iddia edenler oldu. Ardından, önceden başkasına ait olan bir otelin sahibine kumpas kurarak oteli el geçirdiği ve üzerine casino izni aldığı da ileri sürüldü. O otelin önüne, deniz doldurularak yapılan marina sürekli genişletiliyor ve Falyalı’nın parası ile alındığı iddia edilen yatların birden fazla olduğu söyleniyordu. İşin en mühimi Falyalı’yı kimse durduramıyordu. 

Kıbrıs’taki yasa dışı bahis ve uyuşturucu trafiğinin merkezinde yer aldığı Sedat Peker tarafından ileri sürülen Halil Falyalı’nın yayılmasına aracılık eden bir finansal yapı ve bir de siyasal yapı olmalıdır. Bu konuları biraz araştıran herhangi bir insan yasa dışı işlere girişenlerin finansal ve siyasal bacakları ile yürüdüğünü gayet iyi bilir. Yoksa yürüyemez, yürütülmezsiniz. Her şeyin başı finanstır. Finansal alt yapısı iyi kurulmayan bir şebeke kolaylıkla çökertilir. Sağlam bir finansal alt yapının üzerinde yürütmeyi elinde tutan bir siyasal parti ağı da kuruldu mu suç örgütlerinin hızlıca koşması ve yayılması önünde engel kalmaz.

Falyalı hakkındaki iddiaları ele alırken kurmuş olduğu ileri sürülen şebekenin finans ayağında kim var sorusunu sorarak işe başlamalıyız. Madem hem uyuşturucu satışı hem de yasa dışı bahis söz konusu, evle, yatla, katla, döviz bürosuyla ve normal bankalardan bunca yasa dışı para aklanamaz.

Denetimleri KKTC Merkez Bankası’na bağlı olan ülkemizdeki bankalar arasında bu para ticaretini yapmaya heveslenebilecek tek bir yapı var. İsmini yazmamı şu aşamada kimse beklemesin. Kanıtlar yıllar içinde, yavaş yavaş toplanıp birleştiriliyor. Üstelik bu yapının başındaki şahsın Falyalı ile sürekli görüştüğü herkes tarafından biliniyor. Mesele şu ki KKTC Merkez Bankası’nın zamanında kurulmasına izin verdiği bu bankanın sahibi tefecilikle ilgili ciddi bir geçmişe sahip ve hakkındaki son davalardan birinde tefecilik yaptığı da alt mahkemenin aldığı kararla teyit edildi.

KKTC Merkez Bankası bu ülkedeki bütün para trafiğini isterse görebilir. Bir soruşturma durumunda zaten bunu yapmaya yasal olarak hakkı da vardır. KKTC Merkez Bankası Başkanı Rifat Günay, Sedat Peker’in videosunda bahsettiği ve Falyalı tarafından kasetinin çekildiğini ileri sürdüğü Erkan Yıldırım’ın akrabası mıdır? 2006 yılında Türkiye basınında çıkan haberlerde Ali Babacan’ın devlet bakanı olduğu dönemde, Rıfat Günay’ın Binali Yıldırım’ın yakını olduğu için Türkiye Merkez Bankası'nda vekaleten başkan yardımcılığına getirildiği, Türkiye Merkez Bankası Başkanvekilliği Yardımcılığı görevini üstlendiği belirtiliyor. 2010 yılında Günay’ın BDDK’nın hazırladığı verilerin doğru olmadığını iddia etmesi ve verilerin doğru olduğunun belirlenmesi sonrasında Ali Babacan’nın Rifat Günay’ın istifasını istediği Türkiye basınına çıkan diğer haberlerden. Rifat Günay Babacan tarafından görevden alındıktan sonra 7 sene boyunca müşavir olarak kalıyor. Sonraysa 2018 yılında birdenbire KKTC Merkez Bankası Başkanlığı'na atanıyor.

KKTC Merkez Bankası Başkanı Rifat Günay aynı zamanda Türkiye’de 2016-2018 yılları arasında başbakanlık görevini yapan, eski başbakan Binali Yıldırım’ın teyzesinin kızıyla evli. Başka bir ifadeyle, Rifat Günay Peker’in videosunda bahsettiği Falyalı ile yakın işbirliği içinde olduğu iddia olunan Binali Yıldırım’ın oğlu Erkan Yıldırım’ın yeğeni ile evlidir.

Peker’in iddialarını toparlayacak olursak, savlarına göre Halil Falyalı Binali Yıldırım’ın oğlu Erkan Yıldırım’ın gizlice kasetini çektiriyor. Bu kaset nedeniyle Erkan Yıldırım Falyalı ile birlikte çalışmak zorunda kalıyor. Erkan Yıldırım ve Halil Falyalı Türkiye-Venezuela arasında uyuşturucu trafiğinin Kıbrıs ayağını yönetiyor. Falyalı aynı zamanda Kıbrıs’ta yasa dışı bahisin merkezinde oturuyor.

Şimdi bu iddialar üzerine, Kıbrıs’ta mevcut KKTC Merkez Bankası Başkanı’nın aynı zamanda Erkan Yıldırım’ın yakın akrabası olması dikkatinizi çekmez mi? Bu durumda aklı başında olan herkesin kafasında soru işaretleri doğar. Kamu yararını gözeterek şu soruyu sorayım: Bu ilişki ağı içinde Falyalı ile çalışan kayıtları gizli tutulan bir banka olabilir mi? Bu bankanın Falyalı’nın para trafiği ile olan ilişkisi görmezden gelinebilir mi? KKTC Merkez Bankası’na bankaların hesaplarını olması gerektiği gibi denetlemediğine yönelik olarak son dönemde basınımızda gündeme gelen haberler var. En azından bir bankanın hesaplarının yeterince denetlenmemesi nedeniyle KKTC Merkez Bankası’na açılmış bir dava var. Ya bir başka banka da Falyalı’nın trafiği ile ilişkili ise ve bu hesaplar da iyi denetlenmemişse?

Gelelim işin siyasal ayağına… Halil Falyalı’nın Ulusal Birlik Partisi içerisinde çok güçlü olduğunu bilmeyen yok. Falyalı’nın UBP ile ilişkisi Eroğlu dönemine kadar uzanıyor ve geçmişten geliyor. Uzun yıllardır UBP içinde aktif. Peker’in videoda Kıbrıslı başka bir siyasetçinin ismini vermeksizin KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın adını zikretmesi ve Tatar için ‘İyi bir adam. Bu işim içinde mi bilmem’ gibi bir cümle kurması son derece ilgi çekici. Sedat Peker KKTC’de uyuşturucu ve yasa dışı bahis işinde olduğunu ileri sürdüğü Halil Falyalı’dan bahsederken Tatar’la Falyalı arasında nasıl bir ilişki kurmuş olabilir? Ve neden sadece Cumhurbaşkanı Tatar’ın adını kullanmış olabilir?

Peki Falyalı sadece UBP içinde mi aktiftir? Girne’deki otelin önünün yasalara aykırı olarak doldurduğu ve doldurmaya devam ettiği göz önüne alındığında, Girne Belediye Başkanı Nidai Güngördü ile de yakın ilişkileri olduğunu mu varsaymalıyız? Ya diğer partiler? Falyalı ile sol partilerden seçilip dirsek temasında olanlar var mı? CTP’de ya da TDP’de Falyalı’nın UBP içindeki gücüne güvenerek karma oylardan oy devşirmek isteyen vekiller olabilir mi? Ya diğer sağ partilerden, mesela YDP’den veya YDP’den ayrılanlardan? 

Sadece pandemi döneminde bile Falyalı'nın bet ofisleri tüm işletmeler kapalıyken nasıl açık kalabildi? Bu bu konudaki kanıtları sunulmuş haberimiz nedeniyle bizzat polise ifadeye çağrılmış bir gazeteciyim. Tüm casinolar kapalıyken Falyalı'nın otelinin ve casinosunun faaliyette olduğunun ileri sürülmesine ne demeli? Falyalı UBP iktidarından mı güç alıyor ya da beraberinde Polis Örgütü içerisinde Falyalı ile yasa dışı ilişkiler kuran polis çavuşları mı var? Falyalı'nın marinasında giren çıkan tekneleri kontrol eden kaç polisimiz, kaç gümrükçümüz var? Marinadaki teknelerin ve yatların uluslararası sulara, Türkiye'ye gidişini ve dönüşünü kim kotrol ediyor? 

Resmi birleştirdiğinizde Peker’in iddialarının ekonomik alt yapısının ve siyasal üst yapısının Kıbrıs’ta çoktan kurulmuş olabileceği makul bir şüphedir. 

Bu şüpheleri dile getirmemin nedeni ise ana muhalefet partisi olarak CTP’nin iddiaları Kutlu Adalı cinayetinin aydınlanmasıyla sınırlama ihtimalidir. Kutlu Adalı cinayetini azmettiren Mehmet Ağar ve Korkut Eken olduğu iddiası üzerine gidildiği kadar Halil Falyalı, Falyalı’nın sürekli işbirliği yaptığı finansal kurumların belirlenmesi gerekir. Falyalı’nın içinde olduğu UBP, UBP dışında hangi siyasal partiler içinde, hangi milletvekilleri veya genel olarak hangi siyasilerle yakınlıkları olduğu sorgulanmalıdır. 

Ülkemiz muhalefeti CTP’si, TDP’si, HP’si ile bu iddiaların üzerine ciddiyetle, tutarlılıkla ve süreklilik göstererek gitmediği takdirde hiçbirinin gerçek amacının bu ülkedeki sistemin değişimi olmadığı bir kez daha ispat edilmiş olacaktır.

Peker’in Kıbrıs’la ilgili, Falyalı ile ilgili, Kutlu Adalı cinayeti ile ilgili iddiaları bir bütün olarak ele alınmalı. Ve bu iddiaların gerçekliğinin araştırılması için muhalefet elindeki tüm yasal olanakları seferber etmelidir. Adalı cinayetinin üzerine gitmeniz ancak Falyalı iddialarını yok saymanız söz konusu olursa ve bu iddiaları dibine kadar araştırtmayacak olursanız siyasi çıkarlarınız için açıkça suç ortaklığı yapmış olacaksınız. Üstelik Kutlu Adalı gibi tertemiz ve cinayete kurban giden bir gazeteci ve acısı tükenmeyen sevgili ailesi üzerinden siyasi prim yapmaya çalıştığınız, Falyalı gibi birine ve UBP'ye dokunmadığınız için kabak gibi ortaya çıkacak.