Dünya

Güney Kıbrıs Türkiye Dışişleri’ni dışlamaktan beklendiği gibi geri adım attı

AB Dışişleri Bakanları gayrı resmi toplantısına Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın katılmasını daha önce kabul etmeyen Kıbrıs Rum Dışişleri Bakanı, 17-18 Nisan’da yapılan AB zirvesinde alınan kararlar doğrultusunda geri adım attı.

Kıbrıs Rum Dışişleri, 'Gymnich' olarak bilinen AB Dışişleri Bakanları gayrı resmi toplantısına Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın katılmasını reddetme politikasından vazgeçti.

Rum basını Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın toplantıya katılıp katılmayacağına henüz cevap vermediğini bildirdi.

Kıbrıs Rum diplomatik kaynaklarının Kıbrıs Haber Ajansı’na verdiği bilgiye dayandırılan haberde, ay sonunda Brüksel'de yapılacak AB Dışişleri Bakanları gayrı resmi toplantısına Kıbrıs Rum Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos’un yanı sıra Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın da davet edildiği belirtildi.

Çalışma yemeği şeklinde gerçekleşecek gayrı resmi toplantı 29 Ağustos'ta Belçika'nın başkentinde gerçekleşecek.

Aynı diplomatik kaynaklar, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin 'yeşil ışık yakmasının' ardından Türkiye Dışişleri Bakanı Fidan’ın toplantıya davet edildiğini iddia etti ancak Fidan'ın katılıp katılmayacağına dair henüz yanıt vermediği kaydedildi.

Haberde, diplomatik kaynakların Türkiye Dışişleri Bakanı’nın daveti kabul etmesi durumunda Kıbrıs Rum Dışişleri Bakanı Kombos ile Türkiye Dışişleri Bakanı Fidan'ın konuşma fırsatına sahip olmasının beklendiğini dile getirdiği vurgulandı.

Politis gazetesi, Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı’nın daha önce şubat ayı başında yapılan Gayri Resmi Konsey'e Türkiye Dışişleri Bakanlığı'nın katılımını kabul etmediğini, hatta Konstantinos Kombos’un o toplantı kapsamında yaptığı açıklamalarda, güney Lefkoşa'nın Kıbrıs sorunu müzakerelerinde "Kıbrıs'ın Türkiye'den somut adımlar görmeyi bekleyeceğini" ifade ettiğini hatırlattı.

Gazete, toplantıya Türkiye Dışişleri Bakanlığı'nın katılımının kabul edilmesinin, Kıbrıs Rum Dışişleri Bakanı'nın önceki dönemde gündeme getirdiği konularda ilerleme kaydedildiğinin bir işareti olarak yorumlanabileceğini ileri sürdü veya güney Lefkoşa'nın bugünkü olumlu tutumunun, ‘Türkiye Dışişleri Bakanı'nın dışlanmasının en hafif tabirle siyasi açıdan yanlışlığının dolaylı bir kabulü olduğunu’ belirtti.

Kaynaklar: Politis -  CNA

17-18 Nisan’da yapılan AB zirvesinde Türkiye ile AB arasında 'yeni ve uzun vadeli bir ilişki kurulması'na karar verilmişti. Zirvede AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in AB Komisyonu’yla birlikte Kasım 2023’te sunduğu ortak raporda yer verilen önerilerle ilgili çalışmaların ilerletilmesi kabul edilmişti.

Söz konusu raporda, Doğu Akdeniz bunalımı nedeniyle 2019’da askıya alınan Türkiye-AB ekonomi, enerji ve ulaştırma yüksek düzeyli diyalog mekanizmasının yeniden oluşturulması önerilmişti.

Raporda, özellikle dış politika alanında Türkiye ile düzenli diyaloğun önemli olduğu aktarılmış ve Türkiye Dışişleri Bakanı’nın, AB’li muhataplarının gayri resmi toplantılarına davet edilmesi gerektiği kaydedilmişti.

Bu toplantılar, gayri resmi ilk toplantının 1974 yılında, Almanya'nın Bonn kenti yakınlarındaki Gymnich'te yapılmasından ötürü 'Gymnich' olarak da adlandırılıyor.

Nisan ayındaki AB Zirvesi'nden sonra, üçüncü bir ülke dışişleri bakanının davet edilmesi için üye ülkelerin olurunu gerektirmeyen Gymnich tipi toplantılara Türkiye’nin davet edilmesine Kıbrıs Rum Dışişleri Bakanlığı’nın itiraz etmesi zaten beklenmiyordu.

AB liderlerinin nisan ayındaki zirvesinden çıkan sonuçta, Türkiye ile ilişkilerin geliştirilmesi, Kıbrıs sorununun Birleşmiş Milletler (BM) parametrelerinde çözülmesine bağlanmış ve Türkiye buna tepki göstermişti.

Sonuç bildirisini “AB’nin Türkiye’ye ve küresel gelişmelere dair stratejik vizyon eksikliğinin yeni bir örneği” olarak değerlendiren Türkiye Dışişleri Bakanlığı, AB-Türkiye ilişkilerine dair somut bir karar alınamamasını tutarsızlık olduğunu ifade etmişti.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamanın devamında şu ifadeleri kullanmıştı:

“Türkiye-AB ilişkilerinde ilerleme sağlanmasıyla Kıbrıs sorununun ilintilendirilmesi tarafımızdan hiçbir zaman kabul görmeyecektir. Çok yönlü Türkiye-AB ilişkilerini Kıbrıs meselesine indirgeyen anlayıştan vazgeçilmesi gerekmektedir. Böylesi bir zihniyet, Kıbrıs sorununa veya diğer bölgesel ve küresel meselelere olumlu ve yapıcı bir katkı sunamaz.”

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin aday üyelik konusunda kararının devam ettiğini belirttiği açıklamasında “AB ile diyaloğumuzu, mütekabiliyet çerçevesinde, AB’nin önümüzdeki dönemde Türkiye’ye yönelik adımlarının hızı, düzeyi ve kapsamına göre ele alacağız” demişti.

:
share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın