Yazılar

Baskı adasında gerçekler ortaya çıkar ve Serdinç Maypa tutuklanır!

Baskının iktidarda olduğu bir adada yaşamamız ve susmamız isteniyor. Özgür bir adada var olmak için susmayacağız.

Basın Emekçileri Sendikası (Basın-Sen) üyesi, yurttaş gazeteci Serdinç Maypa bugün tutuklandı. Avukat Ünver Bedevi ve avukat Ayşe Sandallı Polis’n açtığı ceza davasında Serdinç’i temsil edecek.

Mikro-Makro’nun edindiği bilgilere göre Alişan Şan, Cafer Gürcafer, Ali Kamacı, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu ve Kalkınma Bankası Serdinç Maypa’nın yayınlarını Polis’e şikâyet etti. Bu şikâyetleri değerlendiren Polis Serdinç’e ‘Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasası’na aykırı hareket etmekten soruşturma açtı.

1’i eldivenli kadın bir Polis olmak üzere toplam 9 sivil Polis, Mahkeme’den aldıkları arama emriyle Serdinç’in önce yayın yaptığı yeri, ardından eşi, çocukları ve kayınvalidesi ile birlikte oturduğu evi aradı.

Ama nasıl arama… İlk arama, yayın yaptığı yereydi. Arama esnasında orada bulunanların aktardıklarına göre, önce 3 erkek sivil Polis memuru, sonra arabalarla 6 Polis daha geldi. 

Tanıkların söylediklerine göre, 10 dakika boyunca Serdinç’in avukatı Ayşe Sandallı’ya telefon etmesine bile izin verilmedi. Telefonunu uçak moduna alması emredildi. İddiaya göre Serdinç’in yayını yaptığı ofiste duvara monte edilmiş iç güvenlik kamerasının arama sırasında görüntü alması Polis tarafından engellendi. 2-3 saat kadar ofiste arama yapan Polis, birçok evrağı ve bir bilgisayarı aldı.

Ofisten sonra 3 Polis Serdinç’in ailesi ile birlikte yaşadığı eve gitti. 10 yaşındaki kız çocuğu ve 67 yaşındaki kayınvalidesi önünde, yatak odası, mutfak ve 2 salonda her şeyi açıp inceleyen Polisler, oğlunun ve kayınvalidesinin telefonlarını ve laptoplarını bile aldı. Kızının telefonu ise halen bulunamıyor, küçük kız çocuğunun telefonu da alınmış olabilir.

Avukatlarından aldığım bilgiye göreyse Serdinç ifade vermeyi reddetti. Polis’in Serdinç’i 24 saat tuttuktan sonra yarın sabah Mahkeme’ye çıkaracağını öğrendim. Polis’in Mahkeme’den Maypa’nın 3 gün daha tutuklu kalmasını talep etmesi bekleniyor. 

Polis’in yaptığı suçlama ‘Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasası’na aykırı hareket etmekten ibaretken sosyal medyada sahte hesaplardan Maypa’nın bir videosu olduğuna dair maksatlı yalan yayın yapanlar peyda oldu. Amaç herhalde Serdinç’in tutuklanması karşısında kenetlenen insanlarımızı bölmek ve Maypa’ya verilen büyük desteği azaltmaya çalışmak. Avukatı Ayşe Sandallı bu yayınları Polis’e şikâyet etmek üzere tekrar evinden yola çıktı, bilginiz olsun!

Şikâyetçiler elbette Polis’e şikâyette bulunabilirler. Peki ama Serdinç Maypa’nın tutuklanması hadisesinde geri planda görevdeki siyasetçiler olması muhtemel değil midir? Çok değil, iki sene önce iktidardaki siyasal partiler 'Ceza Yasası', 'Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması' ve 'Müfsidane Yayınlar' yasalarında değişiklikler öngören 3 yasa tasarısını Meclis’ten geçirmek istememişler miydi? Başbakan aynı başbakan, Cumhurbaşkanı aynı cumhurbaşkanı değil miydi? Bu yasa tasarılarıyla Ulusal Birlik Partisi, Demokrat Parti ve Yeniden Doğuş Partisi koalisyon hükümeti bu ülkenin basınını susturma girişiminde bulunmadı mı?

Hükümetin Kıbrıs’ı bir baskı adasına dönüştürme hamlesi Basın-Sen ve Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği’nin günler süren toplu protestolarına neden olmuş ve yasa tasarıları aynı hükümet tarafından geri çekilmişti.

Serdinç Maypa’nın bugün tutuklanmasında siyasetin gizli eli mi devrede? Maypa hakkında şikâyette bulunanlar arasında en çok eleştirdikleri yok; ne hükümetin bir bakanlığı ne Başbakan ne de Cumhurbaşkanı var ve fakat aynı siyasiler iki sene önce hep birlikte basını susturma gayretindeydi… Hükümet böyle... Ya muhalefet? Anayasa’ya aykırı maddeleri olabilecek ‘Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasası’nı yapan hangi partiydi? CTP… Hukukçuları ile övünen Cumhuriyetçi Türk Partisi… Bu yasanın Anayasa’ya aykırılığını savunmak üzere Serdinç Maypa’ya açılan dava basın ve meslek kuruluşlarının desteği ile Anayasa Mahkemesi’ne havale edilmeli ve yasanın Anayasa’ya aykırılığına karar verilmesi talep edilmelidir.

Ali Kişmir, Kazım Denizci derken şimdi de Serdinç Maypa… Hükümet yolsuzluk iddiaları ortaya döküldükçe, usulsüzlükler belgelendikçe gazetecileri baskıyla hizaya getirebileceğini mi sanıyor? Hizaya girecek olan kamu yararına yayın mı yapar? Kamuyu uyarmak için gece gündüz mü çalışır? 

Güvenilir gazetecilere ve ihbar hatlarına çoğu zaman kaynağı gizli belge ve bilgi gelir. Hele bunca kokuşmuşluğun olduğu rezil bir ortamda… Kamu yararına yolsuzlukları ve usulsüzlükleri ortaya çıkarmak için yayın yapmayalım istiyor hükümet. Peşkeşler ve rüşvetler hiç mi duyulmasın? Hepsinin üstü mü örtülsün? Seçilmişler çalsın, diğerleri yoksullaşmaya devam etsin mi istiyor siyasiler?

İsteyemezsiniz! Sizler "siyasi ve nüfuz sahibi kişiler"siniz. Banka hesaplarınızdaki mevduatlar, mallarınız, mülkleriniz, devletten aldığınız maaşın dışında kasanıza giren her kuruşun; 1'inci dereceden akrabalarınızın üzerine yaptığınız tapuların, dostlarınızın hesabına aktarıp görünmez kıldığınız her TL veya döviz cinsi meblağın ve gizli ortaklıklarınızın hesabını tek tek vermekle yasal olarak yükümlüsünüz! Türkiye ve Avrupa Birliği baskısıyla hızla geçirmek zorunda kaldığınız kapı gibi bir yasa var, unuttunuz mu?

Yeşil adaydık beton ada olduk, şimdi de baskının iktidarda olduğu bir adada yaşamamız ve susmamız isteniyor. Özgür bir adada var olmak için susmayacağız.

Can Sarvan’a cansarvan@mikro-makro.net’den doğrudan ulaşabilirsiniz.
:

Yorumunuz

share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın