Reuters haber ajansının görüşmelere yakın iki Rus kaynağa dayandırdığı haberinde, Rusya’nın, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında gerçekleşmesi muhtemel zirve için olası yerler olarak gördüğü bildirildi. 

Rus kaynaklar, durumun hassasiyeti nedeniyle isimlerinin açıklanmamasını isteyerek, son haftalarda üst düzey Rus yetkililerin hem Suudi Arabistan'ı hem de BAE'yi ziyaret ettiğini söyledi.

Bir kaynak, Rusya'da bu fikre karşı halen bir miktar muhalefet olduğunu, bazı diplomat ve istihbarat yetkililerinin hem Krallık hem de BAE'nin ABD ile yakın askeri ve güvenlik bağlarına işaret ettiğini söyledi.

Trump pazar günü yaptığı açıklamada, yönetiminin "Ukrayna ve Rusya da dahil olmak üzere çeşitli taraflarla toplantılar ve görüşmeler planladığını" belirtti. Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov, bu açıklamalar sorulduğunda, temasların "görünüşe göre planlanmış" olduğunu söyledi.

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Trump'ın göreve başladıktan sonra aradığı ilk yabancı devlet başkanıydı. Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu'nda bir izleyici kitlesine yaptığı video bağlantısıyla yaptığı konuşmada Veliaht Prens'i "harika bir adam" olarak tanımladı.

Putin, geçen eylül ayında Soğuk Savaş'tan bu yana en büyük ABD-Rus esir takasını organize etmesine yardım ettiği için Muhammed bin Selman'a minnettar olduğunu söylemişti.

Putin ile 'MbS' olarak da bilinen Muhammed bin Selman, 2015 yılında Prens'in ilk kez Rusya'yı ziyaret etmesinden bu yana yakın kişisel ilişki geliştiriyor.

Putin ve MbS

Bu ilişki, dünyanın en büyük iki petrol ihracatçısının liderlerinin OPEC+ enerji anlaşmasını sonuçlandırmasına ve sürdürmesine yardımcı oldu. Trump, Suudi Arabistan ve OPEC'i petrol fiyatlarını düşürmeye çağırdı; bu, Rusya için görüşmelerde potansiyel bir pazarlık kozu...

Hem Muhammed bin Selman hem de BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid El Nahyan, Ukrayna savaşı boyunca tarafsızlıklarını korudular ve Batı'nın Rusya'yı eleştirme ve yaptırım uygulama kararlarına katılmadılar.

Her iki lider ayrıca Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski  ile düzenli temaslarını sürdürüyor.

Muhammed bin Zayed El Nahyan, savaş sırasında Rusya'yı birkaç kez ziyaret etti ve Ekim 2024'teki son ziyaretinde Ukrayna'da barışı bulma çabalarını desteklemeye hazır olduğunu söyledi. BAE ayrıca esir değişimlerini başarıyla arabuluculuk etti.

Her iki ülke de Putin hakkında tutuklama emri çıkaran ve Putin'in Brezilya ve Güney Afrika da dahil olmak üzere birçok ülkeye ziyaretini engelleyen Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin üyesi değil.

Rus kaynaklar, şu aşamada NATO üyesi olan ve Mart 2022'de Rusya ile Ukrayna arasında başarısızlıkla sonuçlanan barış görüşmelerine ev sahipliği yapan Türkiye'nin olası bir buluşma noktası olmadığını belirtti.

Üyeleri düzenli olarak Putin'le bir araya gelen Valdai Tartışma Kulübü'nün etkili bilimsel direktörü Rus analist Fyodor Lukyanov, Trump ve Putin'in fazla seçeneği olmadığını söyledi.

Rus resmi TASS haber ajansı tarafından aktarıldığına göre, "Batı'nın neredeyse tamamı Ukrayna'nın yanında yer alıyor. Bu nedenle, Helsinki, Cenevre ve Viyana gibi bu tür şeylerin yapıldığı geleneksel mekânların hiçbiri uygun değil" dedi.

Lukyanov, Suudi Arabistan ve BAE'nin çok önemli bir rol oynadığını ancak her ikisinin de ABD'nin çok yakın müttefikleri olduğunu, bu durumun Rus tarafında bazı soru işaretlerini gündeme getirdiğini kaydetti. "Ancak, müzakereler için bir yer olarak, muhtemelen oldukça düşünülebilir" diye ekledi.

Kaynak: Reuters