Yazılar

Para oralarda, peşlerine düşün!

Türkiye’den dolandırıcılıkla toplanmış para İstanbul’dan TL olarak çıkıyor, Girne’de dövize dönüşüyor, kuzeyden güney Lefkoşa’ya taşınıyor.

Türk Lirası geçen Ocak ayından bu yana % 32 değer kaybetti. Ocak başında 1 dolar 5.95 TL’ydi, bugün 1 dolar 7.85 TL. Euro ve sterlin karşısında da TL % 32-33 civarında eridi. 

Dövizin yükselmesi ithal malların, ithal girdili üretim maliyetlerinin ve döviz cinsinden satılan yurtiçi mal ve hizmetlerin fiyatlarını artırarak enflasyonu etkiliyor. 

Enflasyonun nedeni sadece döviz artışı mıdır? Döviz artışı etkilerse de enflasyonun temel nedeni devletin bütçe açıklarıdır. 

Devlet artan borçlarını ödeyebilmek için para bulmak zorundadır: Ya borçlanır ya vergileri artırır ya da para basar. Devletin piyasaya borçlarını öderken pompaladığı para tüketicinin de cüzdanına girer ve tüketici talebi artacağı için fiyatlar yükselir. Böylelikle enflasyon oluşur. 

Enflasyon devletin borçları artınca ve bütçe açıklarını kapatmak için uygun finansmanları kullanamaz hale gelince ortaya çıkar.

Tabii bunlar normal devletlerin boğuştuğu sorunlardır. KKTC devletini yönetenler Türkiye’den şimdilik geri ödemesiz ve faizsiz kaynak alarak, hiçbir devletin bir başkasına yapmayacağı şekilde ülke yönetmektedir. 

Dolayısıyla KKTC’de esasen reel bir maliye ve ekonomi işleyişi yoktur. Bütçe açıklarına Türkiye’nin katkısına karşın politikacılar öylesine başarısız ve yeteneksizdir ki desteğe rağmen bütçe açıkları artmakta ve enflasyon azmaktadır. 

Sürekli olarak bir teknokratlar hükümeti olgusundan bahsediliyor. Gerçek ekonomik zorun olmadığı bir talan ekonomisinde, teknokratlara sınırlı olsa bile zaten iş yaptırmazlar veyahut iş yapacak teknokratı makamında yaşatmazlar. 

Üstelik Türkiye’den gönderilen kaynakların oranında ve geliş hızında ciddi bir düşüş yaşanıyor. Çünkü Türkiye ekonomisi hiç de iyi günlerden geçmiyor. Kendi borcunu ucu ucuna ödeyen bir devlet bir başka devlete nasıl para gönderecek? Gönderemiyor.

Yeni hükümet kurma çalışmalarına bu perspektiften bakılırsa, kurulacak hiçbir hükümetin sorunları çözemeyeceği açıktır. Teknokrat hükümeti ya da değil, hükümet bankalara olan katlanmış faizli borçlarını ve piyasaya olan diğer borçlarını nasıl ödeyecek? 

Son günlerde etrafta “acı reçete” uygulayacak bir seçim hükümeti kurulması lakırtıları dolaşıyor. İradeyi açıktan teslim edenlerin yarattığı yıkımı temizlemeye kalkanlar siyasetten tamamen silinecektir, amaç da bu zaten. 

Döviz % 32 artmış ve enflasyon Devlet Planlama’ya göre en kötü senaryoda % 16.86’ya çıkmış ve pandemi ekonomiyi bitirmişken acı reçeteyi, koyacağınız yeni vergilerle çalışanlara ve işletmelere mi ödeteceğinizi sanıyorsunuz? 

Birçok kişi ve kuruluşun bankalara olan borcu döviz cinsinden, pandemi ötelemelerine işletilen faizle insanlar borçlarını ödeyemez hale geldi.

Para lazım değil mi? Kıbrıs'ın kuzeyinde inanılmaz miktarda kara para var: İstanbul Kapalıçarşı kuyumcularından TL olarak giriyor, KKTC'deki bazı döviz bürolarında aklanarak döviz olarak çıkıyor. O döviz buradakilerin cebinde. Hatta öyle olaylar var ki Türkiye’den dolandırıcılıkla toplanmış para İstanbul’dan Türk Lirası olarak çıkıyor, Girne’de dövize dönüşüyor, kuzeyden Güney Lefkoşa’ya taşınıyor. Düşün peşine bu paraların, milyonları olur devletin!

Geçen ay sonuçlanan bir davada KKTC'nin nadide tefecisinin tescilsiz bir şekilde tefecilik yaptığı ispatlandı ve alt mahkeme yargıcı tefeciye keşide edilen çeklerin geçersiz olduğuna ve iptal edilmesine karar verdi. Didik didik edin tefecinin hesaplarını, haksızca aldığı trilyonlara ve ele geçirdiği mal mülklere el koyun!

Online bet işindekiler günde 2 milyon TL ciro yapıyor, acı reçete mi uygulayacaksınız, Avrupa’nın yaptığı gibi online bet elektronik alt yapılarını denetleyin ve gerçekteki kazançlarından vergi alın!

Ama oturmuş bir de size mi yazıyorum? Tefeciye ve online betçiye politikacılar tarafından altın tepside sunulmuş bir devlet mi bunları yapacak? Koalisyon kurmak için sterlin cinsi yüzbinleri sanal betçiden almayı düşünüp vazgeçenler yok mu? Sanal bet işi yapan milletvekilleri var mı acaba?

Bu rezilliğin içinde alnının akıyla gece gündüz çalışıp, hakkıyla ama zar zor para kazanan insanlara ve düzgün firmalara mı acı reçeteyi keseceksiniz? Siz sadece kendi çıkarlarınız namına politika yaptığınız için size her şey tatlı olacak, bizim yemek bocaladığınız acı biberden yenmeyecek öyle mi?  

Can Sarvan’a cansarvan@mikro-makro.net’den doğrudan ulaşabilirsiniz.
:

Yorumunuz

share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın