Özel Haber

Polis B.Y, dava konusu USB’yi imha ettiğini söyledi!

Yüksek kademe polis memuru Vasvi Arkın’a açılan davanın oturumları devam ediyor...

Başsavcılığın görevi askıya alınan yüksek kademe polis memuru Vasvi Arkın’a açtığı dava oturumlarına devam ediliyor.

Lefkoşa Kaza Mahkemesi Yargıcı Jale Ergüden’in huzurunda görülen davanın celsesinde, Savcı Behrat Mavioğlu’nun tanık olarak çıkarttığı Polis Genel Müdürlüğü (PGM) Özel Soruşturma Şube Amirliği’nde görev yapan B.Y. sorgulandı.

B.Y, 2011-2017 yılları arasında Siyasi Şube’de çalıştığını, bu süre zarfında önce PGM Lefkoşa Siyasi Şube Müdürlüğü’nde, 2015-Eylül 2017 arasında Güzelyurt Siyasi Şube’de çalıştığını aktardı.

Güzelyurt’ta önce Siyasi Şube Müdürü M.Z. ile, ardından sonraki müdür N.Ö. ile çalıştığını kaydeden B.Y., Güzelyurt’taki Siyasi Şube personeli arasında en kıdemli personelin kendisi olduğunu, ‘okullar masası’nda görev yaptığını, işleyişte diğer masaların konuları hakkında da istihbarat aldığında bu bilgileri raporladığını, acil bilgi talep edilirse bu bilginin ön bilgi olarak gönderildiğini kaydetti.

Dışarıya bilgi sızdığı iddiası

Savcı Mavioğlu’nun sorusu üzerine FETÖ darbe girişimi ve FETÖ’nün 20 Temmuz 2016’da KKTC’de terör örgütü ilan edilmesinden sonra dışarıya bilgi sızdığı anlaşılınca, çalışma biçimlerinde değişiklik olduğunu iddia eden tanık B.Y., bu nedenle 3’üncü kişileri ilgilendiren istihbaratların elden teslim edilmeye başlandığını ileri sürdü.

Tanık, 02/2-14-16-375 sayılı, 18 Temmuz 2016 tarihli PGM Siyasi Polis Müdürü sanık Vasvi Arkın’ın yazısının o zamanki Güzelyurt Siyasi Şube Müdürü M.Z. tarafından şubede görevli polis M.S.U’ya gönderildiğini doğruladı. M.Z.’nin yazıda talep edilen bilgilerin 28 Temmuz’a kadar hazırlanıp gönderilmesini talep ettiğini, M.S.U’nun amiri M.Z.’ye hazırlığı bitiremediğini söylediğini, bir başka polis memurunun arşive baktığını, bir bilgi olmadığını ve M.S.U’ya ‘yoksa yoktur’ dediğini ancak kendisinin 2-3 günde bilgi sağlayabileceğini bildirdiğini kaydetti.

Tanık, Güzelyurt şubesinin hazırladığı 02/2-14-16-93 sayılı cevabi yazının kendisinin araştırmasıyla toplanan bilgiler doğrultusunda M.S.U. tarafından yazıldığını ve hazırladıkları raporun 28.07.2016 tarihinde Güzelyurt’tan PGM’ye gönderdiklerini belirtti. ‘Bilgiyi veren ben, yazan M.S.U. idi’ diyen tanık, raporun ekinde olması gereken kiralanan bir yere ait çeklerin birkaç gün sonra kendisi tarafından merkeze gönderildiğini, raporun ve sonrasında söz konusu çeklerin Polis postasıyla iletildiğini açıkladı.

02/2-14-16-102 sayılı, 8 Eylül 2016 tarihli kendi hazırladığı raporu ise müdürü M.Z.’ye teslim ettiğini ve bu raporun da merkez gönderildiğini kaydeden tanık B.Y., Güzelyurt Şubesi’nin hazırladığı 02/2-14-16-93 sayılı yazının 28.07.2016 tarihinde Güzelyurt Şube Amirliği’nden teslim tutanağı ile Polis Genel Müdürlüğü’ne teslim edildiğini belirtti. 

Tanık bunun dışında, Güzelyurt’ta bir sonraki Siyasi Şube amiri N.Ö.’nün bilgisi dahilinde 02/2-14-17-15 sayılı, 23 Şubat 2017 tarihli, 164 sayfalık raporu hazırladığını ve bu raporun da acil olması nedeniyle müdür N.Ö. ile birlikte sanık Vasvi Arkın’a elden teslim edildiğini ve rapor hakkında sanığa bir sunum yaptıklarını belirtti. Raporun Güzelyurt’tan çıkışının dosya siciline kaydedildiğini söyleyen B.Y., raporun ayrıca dijital ortamda USB’ye alınmasının da istendiğini ifade etti.

164 sayfalık rapor Savcılık tarafından emare olarak Mahkeme’ye sunulmak istenince sanık avukatı Mustafa Şener’in 16 GB’lık USB’nin ne seri numarası ne içinde ne olduğuna dair bilgi olduğunu, daha önceden posta torbasıyla sicile verilen raporun şimdi elden verildiğinin iddia edildiğini, tanık B.Y.’nin bu raporu kendisinin hazırladığını, USB’de de kendi hazırladığı raporun olduğunu söylemesi ile raporun B.Y. tarafından hazırlandığının söylenemeyeceğini ve evrak senedinde raporla ilgili bir açıklama olmadığını ileri sürerek, raporun ‘emare 8’ olarak kaydedilmesine itiraz etti.

Yargıç Ergüden itirazları neden reddettiğini açıkladıktan sonra, 164 sayfalık rapor ‘emare 8’ olarak kabul edildi.

Kapalı oturuma geçildi; 1 saat sonra oturum tekrar davayı takip edenlere açıldı

Savcılığın talebi üzerine özel hayatın gizliliği ve kamu güvenliği açısından raporun içeriğinin kapalı oturumla değerlendirilmesine karar verildi. Basın mensupları ve davayı takip edenler dışarıya alındı. Yaklaşık 1 saatin ardından salon açıldı.

Savcılık tanığı B.Y., USB’yi imha ettiğini söyledi

Sanık avukatı Şener’in sorgusunda tanık B.Y., Başsavcılık’tan Ergül Kızılokgil’in talebi doğrultusunda FETÖ/PDY soruşturması kapsamında yapılan çalışmaların kendisinden istendiğini, bu bilgileri bir rapor halinde Aralık 2017’de teslim ettiğini, diğer 16 GB’lik Kingston marka USB’yi imha ederek yeni bir USB’ye yüklediğini iddia etti. 

B.Y.’nin Güzelyurt raporunu Güzelyurt Şube’den ayrıldıktan çok sonra hazırladığı ortaya çıktı

B.Y.’nin 5 Eylül 2017’de Güzelyurt Şube’den başka bir bölgeye görevlendirildiğini, söz konusu raporun ise B.Y. tarafından görevden ayrıldıktan çok sonra hazırlanmış olduğu ortaya çıktı. 

Hazırladığı raporla ilgili sanık müdüre yapılan sunum sonrası raporun üst makamlara iletilip iletilmediği hakkında bilgisi olmadığını, kendisi ile sonrasında irtibat kurulmadığını söyleyen tanık B.Y., Güzelyurt Şube’de çalıştığı dönemde kimseyle husumeti olmadığını iddia etti. Siyasi Şube’deki tek huzursuzluğun istihbarat raporlarının içeriği ile ilgili bilgi sızması olduğunu, İstihbarata Karşı Koyma (İKK) yöntemi ile daha az kişiye bilgi verildiğini ileri sürdü.

164 sayfalık sunum Polis Gökay Karagil’e teslim edildi

Savcı Mavioğlu’nun soruları üzerine tanık sunumun kapağı olarak emare 9’un sicile verildiğini, sunum sonrası ileri bir işlem yapılıp yapılmadığını bilmediğini, sunumun polis Gökay Karagil’e teslim edildiğini, sunumun yapıldığı sanık Vasvi Arkın’ın sunumun ardından ‘özel bir çalışma oldu. İleriye götürmek istiyorum’ dediğini iddia etti.

Sanık Vasvi Arkın’ın makamındaki bilgisayarında sunumun olduğundan emin olduğunu ileri süren B.Y., savunma avukatı Mustafa Şener’in sorgusunda USB’yi 23 Şubat 2017’de teslim ettiğini kaydetti. 

USB Mahkeme salonundaki bilgisayara teknik ayrıntıların görülmesi için takıldı. USB’nin 28 Kasım 2017’de yaratıldığı, 27 Şubat 2017’de modifiye edildiği kayda geçti. 23 Şubat 2017’de teslim edilen bir USB’nin son ‘save’nin nasıl 27 Şubat 2017’de yapıldığı sorusu karşısında tanık, evrak senedinde geçen USB’nin bu USB olmadığını belirtti ve ‘Ben bu USB’yi teslim edemezdim’ dedi.
Emare USB istenince, emare olarak alınan USB’nin Kingston marka USB değil, Verbatim marka bir başka USB olduğu ortaya çıktı. Tanık, ‘Evrak senedindeki USB’yi imha ettim’ dedi.

Tanık B.Y., Siyasi Polis’in arşivini kendi şahsi bilgisayarında hazırladığını, Şube’deki bilgisayara kopyaladığını ileri sürdü

Tanık, Siyasi Polis’in arşivini kendi şahsi bilgisayarında hazırladığını, Şube’deki bilgisayara kopyaladığını ileri sürdü. Avukat Mustafa Şener Güzelyurt Siyasi Şube’de böyle bir bilgi olmadığını öne sürdü.

Tanık B.Y.’nin Türkiye’de FETÖ'den tutuklu Sivil Savunma eski başkanı F.Y. ile çalışmak istediği iddia edildi

Avukat Şener, tanık B.Y.’nin 2015’de Lefkoşa Siyasi Şube’de çalıştığı sırada bir talepte bulunduğunu, C.B.’nin bu talebi müdür Vasvi Arkın’a ilettiğini, tanığa C.B. tarafından bir rapor karşılığında tanığa rütbe, dokunulmazlık ve para sözü verildiğini ancak sanık Vasvi Arkın’ın bu talebi dikkate almadığını ileri sürdü. 

Ayrıca tanık B.Y.’nin Sivil Savunma’da, Sivil Savunma’nın o zaman başında olan F.Y. ile çalışmak istediğini, F.Y.’nin Kıbrıs’tan Türkiye’ye gittikten sonra, 15 Temmuz 2016 FETÖ darbe girişimi ile bağlantılı olarak tutuklandığını, sanık Vasvi Arkın’ın tanık B.Y.’nin F.Y. Kıbrıs’ta iken F.Y. ile çalışmak istemesini kabul etmediğini, bunun üzerine tanığın evinin Güzelyurt’ta olmasından ötürü Güzelyurt Şube’ye gitmek istediğini ve gittiğini öne sürdü.

Tanık B.Y., M.S.U. ile aralarında bir husumet olmadığını ileri sürdü; ancak eski amiri şahadetinde M.S.U. ile kavgalı olduklarını söylemişti

Tanığın ve Savcılığın Mahkeme’yi yanılttığını, Güzelyurt Siyasi Şube’de tanığın M.S.U. ile huzursuzluğu olduğunu önceki tanık, dönemin Güzelyurt Siyasi Şube Müdürü M.Z.’nin Mahkeme’ye söylediğini ancak tanığın şahadetinde M.S.U. ile aralarında bir husumet olmadığını ileri sürdüğünü kaydeden avukat, 2016’de Lefke Avrupa Üniversitesi’nde Kürt öğrenciler ve Ülkücüler arasındaki olaylardan tanık B.Y.’nin sorumlu tutulduğunu, Sivil İşler’in raporunda B.Y.’nin sorumlu tutulduğunun yazılı olduğunu ileri sürdü.

Tanık, bilgisi olmadığını söyleyerek iddiaları reddetti. Sanık Vasvi Arkın’ın sadece Güzelyurt’tan Ağustos 2016’dan Eylül 2017’ye kadar KKTC ve Türkiye’deki yetkili makamlara FETÖ/PDY soruşturmaları ile ilgili toplam 33 rapor gönderdiğini, bu raporların hepsinin dijital ortamlarda arşivlendiğini, bazı ihraç edilmeler yapıldığını, soruşturma tahkikat memurunun bu raporları tek tek çıkarabilecekken çıkarmadığını ileri süren avukat Mustafa Şener’in iddialarına ilişkin olarak, tanık bilgisi olmadığını yineledi.

Savunma avukatı, Kıbrıs’tan Türkiye’ye nakli sonrasında FETÖ’den tutuklu olan F.Y. ile tanık B.Y.’nin darbe girişimi öncesinde görüştüğünü ileri sürerek, ‘benim için sen de şüphelisin’ ifadelerini kullandı. Tanık B.Y., FETÖ soruşturması sonrası tutuklu bulunan F.Y ile darbe öncesine görüştüğünü reddetti ve ‘hayır, asla olamaz’ dedi.

“Özel soruşturma ekibinin hiçbir yasada yeri yok”

Tanık B.Y.’nin Mart 2018’de PGM Özel Soruşturma Birimi’ne geçtiğini, müdür Vasvi Arkın’ın çalışmalarını Gökay Karagil’e devrettiğini, Eylül 2017’den sonra FETÖ/PDY  soruşturması kapsamında hazırlanan 157 klasör, aralarında polislerin de bulunduğu 313 kişi ve tüzel kişilerden oluşan dosyaların PGM eski genel müdürü Ahmet Soyalan, eski savcı Ergül Kızılokgil ve polis Ediz Aytan’nın özel ekibine devredildiğini söyleyen avukat Şener, hiçbir yasada yeri olmayan bu özel ekibin 2017’den 2023’e kadar söz konusu dosyalarla ilgili ne yaptığını sorguladı. Tanık bunları açıklamaya yetkisi olmadığını söyledi. Savunma avukatı, 2023’e kadar işlem yapılmadığını ve dosyaların kapatılmasına izin verildiğini öne sürdü. Tanık bilgisi olmadığını söyledi.

Tanık raporu özel bilgisayarında yazdığını, tahkikat memurunun özel bilgisayarını inceleme talebinde bulunmadığını kabul etti.

Verbatim marka USB’deki ‘müdür sunum’ dokümanının Polis Kurumu’nun ‘Lefkoşa Amir 9 PC’ adlı bilgisayarında yaratılmış olduğu belirlendi

Tanığın 23 Şubat 2017 tarihli raporun kopyasının bulunduğu Verbatim marka USB salondaki bilgisayara takıldı. USB’deki ‘müdür sunum’ adlı dosyanın teknik detaylarına bakıldı. Dokümanının yaratıldığı bilgisayarın isminin ‘Lefkoşa Amir 9 PC’ olduğu görüldü.

Avukat Mustafa Şener tanık B.Y.’nin evrak senetlerinde adı geçen Kingston marka USB’yi imha ettiğini, sonradan yaratılmış Verbatim marka bir USB çıkarttığını, sunumu kendi özel Toshiba marka bilgisayarında yazdığını, bilgisayardaki dokümanı da Verbatim marka USB’ye kaydettiğini, tanığın USB’sindeki dokümanın ise ‘Lefkoşa Amir 9 PC’ adlı bir bilgisayarda yaratıldığını, bu PC’nin o zamanlar merkezdeki Soyalan’ın mı yoksa Ediz Aytan’ın mı bilgisayarı olduğunu sorguladı.

Şener, tanığın kendi şahsi çalışmasını resmi evrakla göndermiş gibi yaptığını, raporun bir suretinin bulunmadığını ileri sürdü.

Davanın yeni oturumuna 9 Kasım Perşembe, 11:30’da devam edilmesine karar verildi.

Bu haberle ilgili herhangi başka bir bilgi ve/veya belgeye sahipseniz Mikro-Makro’ya iletisim@mikro-makro.net’den veya +90 533 852 60 63’den ulaşabilirsiniz.
:
share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın