Dünya

Ukrayna, ABD'nin 30 günlük ateşkes teklifini kabul etti; top artık Ruslarda

Ukrayna, ABD'nin teklifini kabul etti ve diplomatik oyuna geri döndü.

Ukrayna, ABD'nin 30 günlük ateşkes teklifini kabul etti.

Trump yönetimi, barış müzakerelerinin ön koşulu olan geçici çatışmasızlık kararına ilişkin Kremlin'den yanıt bekliyor. Washington için öncelikli görünen Ukrayna mineralleri anlaşması ise arka plana itildi.

ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı JD Vance ve Volodimir Zelenski arasındaki Oval Ofis'te yaşanan gergin tartışmadan 11 gün sonra, ABD ile Ukrayna arasındaki ikili ilişkiler 11 Mart Salı günü görüşmelerin yapıldığı Cidde'de (Suudi Arabistan) daha güven verici bir yola girdi.

Cidde'de Amerikan ve Ukrayna heyetlerinin yaptığı toplantının sonunda yayımlanan ortak metinde, Ukrayna Cumhurbaşkanlığı İdaresi Başkanı Andriy Yermak başkanlığındaki heyet, "Tarafların karşılıklı mutabakatı ile uzatılabilecek" otuz günlük acil ve geçici ateşkes için "Amerikan önerisini kabul etmeye hazır olduğunu" açıkladı.

Toplantıya katılmayan Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski, sekiz saatten fazla süren görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın kabul ettiği ateşkes önerisinin Rusya ile sadece hava ve denizi değil, çatışmanın tüm cephelerini kapsadığını söyledi.

Bu da ateşkesin sadece kritik altyapıyı değil, hava ve denizde de cephe hattını da kapsayan tam bir ateşkes teklifi olduğu anlamına geliyor. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile birlikte ABD heyetine başkanlık eden Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, "Başkan [Trump] bunu açıkça belirtti ve kesinlikle bize de açıkça belirtti ki, tüm çatışmalar durdurulmalı" dedi. 

Ukrayna'nın bu açılımı sonucunda ABD, Biden yönetimi altında onaylanan bütçe sınırları dahilinde Ukrayna'ya silah teslimatlarını ve istihbarat iş birliğini derhal yeniden tesis etme taahhüdünde bulundu.

Top Rusların sahasında

Kiev'in attığı bu ileri adım, haftalardır Trump yönetimi ile Kremlin arasında bir yakınlaşma olarak özetlenen diplomatik denklemde Ukrayna'nın yeniden yerini almasını sağlıyor. 

Ortak açıklamada, "Ukrayna heyeti, Avrupa ortaklarının barış sürecine dahil olacağını yineledi." denildi.

Ancak ABD, müzakereleri öncelikle Washington ile Moskova arasında, Ukrayna'nın da katılımıyla gerçekleşecek bir görüşme olarak görüyor. Ukrayna bu toparlanmanın sevincini yaşarken, Volodimir Zelenski'nin kişisel kaderi henüz belirsizliğini koruyor. Beyaz Saray, daha önce Zelenski’nin iktidardan ayrılmasını, ihtilafın çözümü için olası yollardan biri olarak değerlendirmişti.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio toplantıdan hemen sonra, savaşı sona erdirmek için adım atma sorumluluğunun artık Rusya'da olduğunu söyledi. Ruslar hakkında "Evet demelerini, barışa evet demelerini umuyoruz. Top artık onların sahasında" dedi.

ABD Başkanı Donald Trump haberi memnuniyetle karşıladı ve plan hakkında muhtemelen bu hafta içinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşeceğinin sözünü verdi.

Donald Trump, Beyaz Saray'da gazetecilerin sorularını yanıtlarken, "Dedikleri gibi, tango iki kişiyle yapılır, değil mi?” dedi ve Vladimir Putin hakkında şunları söyledi: “O halde onun da aynı fikirde olmasını umalım. Ve ben gerçekten yolun %75'inin tamamlandığını düşünüyorum. Gerisi bunları belgelemek ve toprak pozisyonlarını müzakere etmekten ibaret.”

Şimdi Vladimir Putin'in, geçici olarak düşmanlıkların askıya alınması ilkesine ilişkin görüşlerini ortaya koyması ve müzakerelere şans vermesi gerekiyor. Cidde açıklamasında, "Amerika Birleşik Devletleri, Rusya'ya, Rus karşılıklılığının barışa ulaşmanın anahtarı olduğunu iletecektir" denildi. Bu ifadeyle Amerikan yönetiminin ilk kez Kremlin'e açıkça baskı yaptığı görülüyor. Marco Rubio, "Hayır derlerse ne yazık ki barışın önündeki engelin ne olduğunu öğreneceğiz" dedi.

İnsani ve ekonomik bileşenler

Donald Trump'ın özel temsilcisi Steve Witkoff, anlaşmanın ana maddelerini özetlemek üzere 13 Mart Perşembe günü Moskova'ya gidecek. Vladimir Putin, kendisine güvendiğini dile getiren Amerikan başkanına karşı ilk samimiyet sınavını böylece vermiş olacak. 

30 günlük ateşkesin reddedilmesi, Amerika'nın diplomatik ivmesini kesecek ve muhtemelen Beyaz Saray'dan misilleme önlemleri alınmasına yol açacaktır. Öte yandan, ateşkesin onaylanması Kremlin'i gelecekte hiçbir şekilde bağlamayacaktır. ABD, Rus yetkililerin şu ana kadar ortaya koydukları maksimalist tutumların, müzakerelere girişmek için kullanılan klasik bir taktik olduğunu düşünüyor. 

Metinde, Ukrayna ve ABD heyetlerinin ayrıca savaş esirlerinin değişimi, tutuklu sivillerin serbest bırakılması ve Ruslar tarafından kaçırılıp resmi program kapsamında koruyucu ailelere zorla yerleştirilen binlerce Ukraynalı çocuğun geri dönüşü gibi insani konuları da ele aldığı belirtiliyor. 

Waltz, "Ayrıca savaşın nasıl kesin olarak sona ereceği, uzun vadeli güvenlik ve refahları için ne tür garantilere sahip olacakları konusunda da önemli ayrıntılara girdik" dedi. Bu cümlede önemli bir incelik göze çarpıyor: Ukrayna'nın güvenliği için verilen garantiler, Volodimir Zelenski'nin talep ettiği resmi, yazılı, caydırıcı "güvenlik garantileri" olmak zorunda değil.

Taraflar ayrıca Ukrayna mineraller anlaşmasının "en kısa sürede" sonuçlandırılması konusunda da taahhütte bulundu. Basın bülteninin son satırında bu ekonomik yönün dile getirilmesi, Kiev'in işine gelen bir öncelik değişikliğini gösteriyor. Trump yönetimi, sürece müdahil olmasının başlangıcında, uzun vadeli bir taahhütte bulunmadan, ABD'nin son üç yıldır sarf ettiği çabaların karşılığını hemen almak istediği izlenimini verdi. 

Salı günü Ukrayna heyeti hakkında Mike Waltz, "Barışa hazırlar " dedi. Bir tür affı temsil eden ama bundan sonra ne olacağı hakkında hiçbir şey söylemeyen bir formül.

Ortak açıklama şöyle:

“Bugün Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde - Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın nazik misafirperverliği altında-  Amerika Birleşik Devletleri ve Ukrayna, Ukrayna için kalıcı barışı yeniden sağlamak için önemli adımlar attı. 

Her iki ülkenin temsilcileri, Ukrayna halkının ülkelerini savunmaktaki cesaretini övdü ve kalıcı barışa doğru bir sürece başlamanın zamanının geldiği konusunda hemfikir oldu. 

Ukrayna heyeti, Ukrayna halkının Başkan Trump'a, ABD Kongresi'ne ve Amerika Birleşik Devletleri halkına barışa doğru anlamlı bir ilerlemeyi mümkün kıldıkları için duyduğu güçlü minnettarlığı yineledi. 

Ukrayna, tarafların karşılıklı mutabakatı ile uzatılabilecek ve Rusya Federasyonu tarafından kabul edilip eş zamanlı olarak uygulanmasına tabi olan, derhal, geçici 30 günlük bir ateşkes yürürlüğe koyma yönündeki ABD önerisini kabul etmeye hazır olduğunu ifade etti. 

Amerika Birleşik Devletleri, Rusya'ya, Rus karşılıklılığının barışa ulaşmanın anahtarı olduğunu iletecektir. Amerika Birleşik Devletleri, istihbarat paylaşımına ilişkin duraklamayı derhal kaldıracak ve Ukrayna'ya güvenlik yardımına yeniden başlayacaktır. 

Heyetler ayrıca, özellikle yukarıda belirtilen ateşkes sırasında, savaş esirlerinin değişimi, sivil tutukluların serbest bırakılması ve zorla transfer edilen Ukraynalı çocukların geri gönderilmesi de dahil olmak üzere barış sürecinin bir parçası olarak insani yardım çabalarının önemini görüştüler. 

Her iki heyet de müzakere ekiplerini belirlemeyi ve Ukrayna'nın uzun vadeli güvenliğini sağlayan kalıcı bir barışa doğru müzakerelere derhal başlamayı kabul ettiler. Amerika Birleşik Devletleri, bu özel önerileri Rusya'dan temsilcilerle görüşmeyi taahhüt etti. Ukrayna heyeti, Avrupa ortaklarının barış sürecine dahil olacağını yineledi. 

Son olarak, her iki ülkenin başkanları, Ukrayna'nın ekonomisini genişletmek ve Ukrayna'nın uzun vadeli refahını ve güvenliğini garanti altına almak için Ukrayna'nın kritik mineral kaynaklarını geliştirmek üzere kapsamlı bir anlaşmayı mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırmayı kabul ettiler. “

Kaynaklar: CNN Le MondeABD Dışişleri Bakanlığı

:
share
Siteyi Telegram'da Paylaşın
Siteyi WhatsApp'ta Paylaşın
Siteyi Twitter'da Paylaşın
Siteyi Facebook'ta Paylaşın